MALABADİ HABER - Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde düzenlenen Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplantısında kanaat önderi olarak yer alan Doğu ve Güneydoğu İş Kadınları Derneği (DOGÜNKAD) Başkanı Özlem Külahçi Tanaman, Tigris Haber’in sorularını yanıtladı.

– Türkiye’de yürütülen sürece bakışınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye uzun yıllardır çatışmaların gölgesinde yaşıyor. Bu gölge en çok da ekonomiye, üretime ve girişimciliğe zarar verdi. Biz kadınlar biliyoruz ki barış yalnızca silahların susması değildir; aynı zamanda toplumun nefes alması, iş dünyasının güçlenmesi, gençlerin geleceğine umutla bakabilmesidir. Bu nedenle barış ertelenemez.

– Kadınların rolü neden bu kadar önemli?

Çünkü barış kadınsız olmaz. Kadınların siyasette, ekonomide ve karar mekanizmalarında yer almadığı hiçbir barış kalıcı olamaz. Kadın eli değen her süreç daha kapsayıcı, daha kalıcıdır. Biz Doğu ve Güneydoğu İş Kadınları Derneği olarak, kadınların bu süreçte aktif rol almasını, görüşlerinin dikkate alınmasını ve karar mekanizmalarında görünür olmasını talep ediyoruz.

– Bölge iş dünyası barış sürecinden nasıl etkilenir?

Çatışmalar yıllardır yatırımları durdurdu, girişimcileri cesaretsiz bıraktı, gençleri göçe zorladı. Oysa barış ortamı, yalnızca bireysel özgürlükleri değil; üretimi, ticareti, turizmi, tarımı ve yatırımları da büyütür. Biz bölgedeki iş kadınları olarak şunu söylüyoruz: Güvenin olduğu yerde yatırım vardır, yatırımın olduğu yerde üretim ve istihdam vardır.

– Özellikle kadın girişimciler için barış ne anlama geliyor?

Kadın girişimciler barış ortamında daha güçlü olur. Kooperatifçilik gelişir, üretimde dayanışma artar, yerel ürünler ulusal ve uluslararası pazarlara açılır. Bölgedeki kadın girişimciler, kullandıkları kredileri her zaman yüksek bir sorumluluk bilinciyle ödediler. Bu, kadınların ekonomik sisteme bağlılığını en net şekilde gösteriyor. Barış ortamında kadın girişimcilerin önü çok daha açık olacaktır.

– Son olarak kamuoyuna mesajınız nedir?

Biz bölgeden yükselen kadınların sesiyle diyoruz ki: Barış ertelenemez. Barış sadece silahların susması değil; demokrasinin güçlenmesi, ekonominin yeniden ayağa kalkması, kadınların toplumsal yaşamda hak ettiği yeri almasıdır. Türkiye’nin ortak geleceği için bu tarihi sorumluluğu hep birlikte omuzlamalıyız.