Silvan’da Kaya Gazı Alarmı: Çevreciler ve Vatandaşlar Endişeli

Haber: İhsan YILMAZ  

MALABADİ HABER – Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde 2025 yılı itibarıyla yeniden başlatılan kaya gazı ve kaya petrolü arama çalışmaları, ilçede tartışmaları beraberinde getirdi. TPAO ve Shell’in, “Akçay-1” kod adlı yeni sondaj kuyusunu açacağını duyurması bölge halkını tedirgin ederken; çevre örgütleri, su kıtlığı riski yaşayan bölgede “fracking” (hidrolik kırma) gibi yöntemlerin kullanılmasının ağır sonuçlar doğuracağı konusunda uyarıyor.

Sondaj Ruhsatı Verildi, Çalışmalar Başlıyor

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Silvan’daki ARI/TPO-X/4857 numaralı ruhsat sahasında yeni kaya gazı ve kaya petrolü sondajı yapılacağını resmi olarak duyurdu.

Sondajın, Dadaş formasyonuna doğru yatay ilerlemesi ve yaklaşık 500 metre kırma işlemine uygun şekilde tasarlandığı belirtiliyor.

Bu açıklamalarla birlikte Silvan, Diyarbakır genelinde planlanan 24 kuyuluk kaya petrolü-gazı programının merkezlerinden biri haline geldi.

“Su Kaynaklarımız Zaten Az—Bir de Kimyasal Kırma Yüklenirse Felaket Olur”

Silvanlı vatandaşlar, özellikle su kaynaklarının yakınında yapılacak sondajların ciddi risk taşıdığını belirtiyor.

Vatandaş Ahmet Y.:

“Silvan’ın suyu zaten yetersiz. Tarımcıyız, sulamaya muhtacız. Bu işler yeraltına basınçla kimyasal göndermekle oluyor diyorlar. Bir sızıntı olsa bizim içme suyumuz, tarlamız ne olacak? Kim bunun sorumluluğunu alacak?”

Bir başka vatandaş – Emine K.:

“Rezerv varmış, para kazandırırmış… Kazanacak olan biz değiliz. Ama zarar görecek olan kesinlikle biziz. Çocuklarımızın geleceği için endişeliyiz.”

Çevre Örgütleri: “Fracking Kullanılırsa Silvan Geri Gelmez”

Çevreci dernekler projeye açık şekilde karşı çıkıyor. Su kıtlığı yaşayan Silvan ve çevresinin, hidrolik kırma için “en kırılgan bölgelerden biri” olduğu belirtiliyor.

Dicle Çevre ve Doğa Platformu Sözcüsü:

“Bu bölgede su sıkıntısı var. Fracking için tonlarca su ve kimyasal karışım kullanılıyor. Sızma olduğunda yeraltı sularını kirletir. Böyle bir bölgede kaya gazı sondajı büyük ekolojik yıkım demektir.”

Su Hakkı Çevre Grubu Temsilcisi:

“Daha önce Diyarbakır’da yapılan sondajların doğaya ciddi zarar verdiğini biliyoruz. Sondaj çamuru, kimyasal atıklar, gürültü ve habitat kaybı gibi etkiler raporlarla ortada. Silvan’da bu işlemlerin başlaması kabul edilemez.”

Uzman Uyarısı: “Kaya Gazı Üretimi Dünyada Tartışmalı — ABD’de Bile Yasaklanan Eyaletler Var”

Enerji uzmanları da fracking konusunda dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor.

ABD’de kaya gazı üretiminin federal olarak yasaklanmadığını, ancak New York, Vermont, Washington ve Maryland gibi birçok eyalette tamamen yasaklandığını hatırlatan uzmanlar, bunun sebebinin su kirliliği, deprem riski ve ekolojik tahribat olduğuna dikkat çekiyor.

“Bölgeye Ekonomik Katkı Sağlayacak” Diyorlar… Ama Halk İkna Olmuş Değil

Sondajı savunan kesimler ise “Ekonomik değer, iş imkânı ve enerji bağımsızlığı” gibi başlıkları öne çıkarıyor. Ancak Silvanlılar, bu vaatlerin geçmişte de söylendiğini; ancak çevre zararları ve toplumsal etkilerin hep kendilerinin üzerinde kaldığını belirtiyor.

Köylülerin ortak tepkisi:

“Bu işten para kazanacak olan şirketler. Zarar edecek olan Silvan. Biz bunca yıldır TPAO’nun bölgede yaptığı çalışmaların faydasını görmedik.”

Projede ÇED Raporu ve Halk Bilgilendirmesi Tartışması

Silvan’daki kaya gazı/petrolü projesiyle ilgili henüz halka açık detaylı bir Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu paylaşılmadı.

Çevreci dernekler bu eksikliğin “hukuki sorun” oluşturduğunu savunuyor:

Diyarbakır Ekoloji Derneği:

“Böylesine riskli bir proje için halkın katılımı toplantısı yapılmadan, su kaynakları, tarım alanları ve fauna üzerine etki analizi yapılmadan çalışmanın başlatılması hukuka aykırıdır. Bu konuda dava açmaya hazırlanıyoruz.”

Silvan İçin Çok Kritik Bir Süreç Başlıyor

Silvan’da kaya gazı ve kaya petrolü arama çalışmaları, bölgeyi uzun yıllar etkileyecek bir dönemin başlangıcı olarak görülüyor.

Bir yanda enerji ve ekonomi söylemleri…

Diğer yanda su, toprak, sağlık ve ekosistem riski…

Vatandaşlar ve çevreciler seslerini yükseltiyor:

“Silvan petrol sahası değil, yaşam alanıdır.”