BEYAZ MELESLİ MÜDÜR – RÖPORTAJ

Röp: İhsan Yılmaz

MALABADİ HABER - Silvan Belediyesi Özel Kalem Müdürü Rıhan Kızıl, her gün mesaisine beyaz meles takarak geliyor. Onun için bu sadece bir örtü değil; bir kültürün, bir duruşun ve barışın simgesi. Kendisiyle hem meles yolculuğunu hem de kadın, gençlik ve çözüm süreci üzerine görüşlerini konuştuk.

— Öncelikle sizi tanıyalım… Özel kalem müdürlüğü yolculuğunuz nasıl başladı?

Rıhan Kızıl:

Yaklaşık iki yıldır Silvan Belediyesi eş başkanlarının özel kalem müdürlüğünü yürütüyorum. Daha önce Diyarbakır, İstanbul, Ankara gibi birçok şehirde çeşitli alanlarda çalıştım. Sonra yerel yönetimlerde görevlendirildim ve Silvan’a geldim. Bu topraklara dönüş benim için aslında bir öze dönüş yolculuğu oldu. Burada insanların hikâyelerine birebir tanıklık ederek ne istediklerini, neye ihtiyaç duyduklarını anlamaya çalıştım.

— “Beyaz meles” kültürel bir simge. Siz bu yolculuğa nasıl başladınız?

Rıhan Kızıl:

Beyaz meles Doğu Anadolu’da barışın, duruşun ve asaletin simgesidir. Çok eski bir gelenektir; İslamiyet’ten de eskidir. Eskiden bir kavga olduğunda kadınlar tülbentini yere atar ve kavga orada biterdi. Kadının barıştaki gücünü gösteren bir gelenektir.

Benim melese yolculuğum da önce kendime dönmemle başladı. Kendimi anlamaya, tanımaya, sevmeye başladım. Sonra dedim ki: “Ben kimim? Bu kültürün neresindeyim?” Böylece melesi takmaya başladım. Ve şunu fark ettim: İnsanlar melesi görünce kendilerini daha rahat ifade ediyor. Sanki anneleriyle, kardeşleriyle konuşuyormuş gibi bir samimiyet oluşuyor.

— Meles takmaya başlamanız iletişiminizi nasıl etkiledi?

Rıhan Kızıl:

Çok net bir şekilde söyleyeyim: İnsanların yüz ifadeleri bile değişti.

Daha önce Türkçe konuşmakta zorlanan, çekinen, ürkerek soru soran insanlar vardı. Melesi taktıktan sonra bir benzerlik, bir yakınlık gördükleri için daha rahat konuşuyorlar. Talepleri yerine gelmese bile “Yeter ki bizi dinlediniz, rahatladık” diyorlar. Bu benim için çok kıymetli.

— Kadınlarla ilgili tespitleriniz oldukça çarpıcı. Bu coğrafyada kadının yeri nedir?

Rıhan Kızıl:

Bu coğrafyada kadın çok değerlidir. Ne kadar ezilse, ne kadar görünmez kılınmaya çalışılsa da kadın hâlâ yaşamın merkezindedir.

“Jin, jiyan” felsefesini bilmeyen yoktur.

Bizim toplumda erkek ölürse gider, kadın ölürse arkasında bir hikâye bırakır. Kadınların yükü ağırdır ve biz kadınlara ulaşmak için sürekli çalışıyoruz. Şikâyetlerini, önerilerini, dertlerini dinliyoruz. Kadına yönelik şiddet hiçbir şekilde kabul edilemez; hiçbir gerekçesi olamaz.

— Çözüm sürecine dair değerlendirmeleriniz neler?

Rıhan Kızıl:

Son zamanlarda yeniden dillendirilen çözüm süreci çağrıları toplumda bir umut oluşturdu. Devlet Bahçeli’nin açıklamaları bile insanlarda “Yeniden barış olur mu?” sorusunu uyandırdı.

Benim üzerimde de etkili oldu. Çünkü insanlar artık ölmesin istiyoruz. Eğer böyle bir süreç ilerleyecekse, kültürümüzü, kimliğimizi daha rahat yaşarız. Kendimizi gizlemeye ihtiyaç duymayız. Umarım olumlu ilerler, herkes bu sürece katkı sunmalı.

— Gençler hakkında önemli tespitleriniz var. Silvan gençliğinin en büyük sorunu nedir?

Rıhan Kızıl:

Gençlerimiz kendilerini ifade edemiyor, iş alanları yetersiz. Bu yüzden batı illerine gidiyorlar.

Ben buna çok üzülüyorum.

Gençler doğdukları topraklarda kalmalı. Burada üretebilir, burada iş kurabilir, burada dönüşebilirler. Yeni projeler üretmek için her zaman kapımız açık. Fikri olan, yapmak isteyen her genç belediyeye gelsin; birlikte yol yürüyelim.

— Son olarak, beyaz melesin sizin için anlamı nedir?

Rıhan Kızıl:

Benim için meles bir kimlik, bir duruş ve bir barış çağrısıdır. Dilerim ki beyaz melesler barışın kapısını aralar. Kadınlarımız, gençlerimiz, insanlarımız kendilerini güvende hissetsin. Biz buradayız, onlarla birlikteyiz.