Dicle Üniversitesi öğrencileri: İntihar değil cinayet!

Dicle Üniversitesi öğrencileri, Eskişehir Anadolu Üniversitesi öğrencisi intihar eden Resul Alan'ı anarak sorunlarına dikkat çekti.

Dicle Üniversitesi öğrencileri, Eskişehir Anadolu Üniversitesi öğrencisi Resul Alan'ın intiharının ardından, üniversite öğrencilerinin yaşadığı sorunlara dikkat çekmek amacıyla bir eylem düzenledi. Genç yaşta kaybettikleri arkadaşlarını anan öğrenciler, üniversite eğitimi sırasında karşılaştıkları zorluklara ve duygusal sıkıntılara karşı farkındalık oluşturmayı hedeflediler. Eylem sırasında öğrenciler, Resul Alan'ı saygıyla andı. Yenigün Gazetesinde yer ala habere göre, Dicle Üniversitesi Merkezi yemekhane önünde, Eskişehir Anadolu Üniversitesi öğrencisi Resul Alan'ın geçim sorunları nedeniyle intihar etmesini protesto eden Dicle Özgür Öğrenci Dayanışması üyeleri ve diğer üniversite öğrencileri, "Ölümü dayatan sisteme karşı gençlik özgür yaşamı savunacak" pankartı açtılar. Ayrıca "İntiharlar politiktir 'Elim' bir hadise değil", "Anadolu'dan Dicle'ye mücadele sürüyor", "Bu sermaye düzeni gençlerle değişecek" ve "Li xwe baş bingêrin bi xatirê we" yazılı pankartlar taşıyarak sloganlar attılar. Öğrenciler, benzer trajedilerin yaşanmaması ve gençlerin yaşam koşullarının iyileştirilmesi için mücadele ediyorlar. Açıklamayı öğrenciler adına Dicle Özgür Öğrenci Dayanışması üyesi Berdan Gündüz okudu. Açıklamada, "Resul Alan'ın da mektubunda belirttiği gibi mevcut sistemin gençlere yaşam vadetmediğini ve son dönemde artan intihar vakalarının da aslında intihar değil, sistemin işlediği bir cinayet niteliği taşıdığını çok iyi biliyoruz" denildi. İNTİHAR GİBİ GÖRÜNEN NİTELİKLİ CİNAYET! Gündüz açıklamalara şu ifadelere yer verdi: "Bu intihar gibi görünen nitelikli cinayetlerde sistemin gençliğe kendi kimliğiyle özgür ve eşit bir yaşam hakkı tanımaması intihara gerekçe olmuştur. Bu baskı ve inkar politikaları son yıllarda artarak devam etmektedir ve üniversitelerde en belirgin halini almaktadır. Üniversiteler bilim üreten demokratik merkezler olmaktan uzaklaşıp iktidarların gençlik üzerinde bir tahakküm alanına dönüşmüştür. Faşist politikalarıyla üniversiteleri karakollara çeviren ve yozlaşma merkezleri hâline getiren iktidar, gençliğe ölümü dayatmaktadır. Üniversitelerde anadilde, bilimsel ve parasız eğitim verilmesi gerekirken, üniversiteler bir asimilasyon ve tek tipleştirme merkezi hâline gelmiştir. Resul mektubunda Kürtçe olarak 'Li xwe baş binerin. Bi xatirâ we.' (Kendinize iyi bakın, sağlıcakla) yazmış, hayatının sonunda da olsa Kürt gençlerinin her şeye rağmen kendi özüne olan bağlılığını göstermiştir. Resul'a biz de kendi dilimizde 'Em te ji bîr nakin.' (Seni uyutmayacağız) diyoruz ve katillerinden hesap soracağımızın sözünü veriyoruz." Açıklamanın ardından yürüyüşe geçen öğrenciler, "Katillerden hesabı gençlik soracak" sloganıyla eylemi sona erdirdi.