‘Sahte Yeşil’in ifadesi ortaya çıktı: 3 gazeteci gözümü bağladı

Faili meçhul cinayetlerle anılan “Beyaz Toros”çu “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım olduğunu iddia eden kişinin ifadesi ortaya çıktı. Söz konusu kişinin “sahte Yeşil” olduğu belirlenirken, ifadesinde dikkat çeken iddialar yer aldı.

MALABADİ HABER - Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, bugünkü köşesinde gazeteci Saygı Öztürk’ü arayarak kendisini “Yeşil” olarak tanıtan kişinin ifadesine ulaştığını açıkladı. Selvi, bu kişinin gerçek “Yeşil” olmadığının netleştiğini belirterek, iddiaların arkasında dikkat çekici bir senaryo bulunduğunu ifade etti. İfadedeki dikkat çeken sözler Selvi’nin aktardığına göre şahıs ifadesinde, “Benim gözlerimi bağladılar. Beni bir yere götürdüler. Yılmaz Özdil, Emin Çölaşan ve Saygı Öztürk beni sorguladılar” dedi. Selvi, ifadeyi okuduğunda “Bu tam bir meczupmuş” değerlendirmesinde bulunduğunu yazdı. Bakanlık açıklaması ve cezaevi detayı Gazeteci Saygı Öztürk’ü arayan kişinin, “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım olduğunu ve Suriye’de kaldığını iddia etmesi üzerine İçişleri Bakanlığı açıklama yapmış, söz konusu kişinin Türkiye’de ve yarı açık cezaevinde bulunduğunu duyurmuştu. ‘Gazetecilik açısından dersler var’ Abdulkadir Selvi, yazısında bu olaydan gazetecilik adına dersler çıkarılması gerektiğini vurgulayarak, “Bu tür süreçlerde derin yapılar, mesajlarını çoğu zaman kullanışlı kişiler üzerinden verir” ifadelerini kullandı. Selvi, haber yaparken iddiaların titizlikle araştırılmasının önemine dikkat çekti. Selvi’nin yazısının ilgili bölümü şöyle: “Gazeteci Saygı Öztürk’ü arayarak “Ben Yeşil”im diyen kişinin “sahte Yeşil” olduğu ortaya çıktı. Terörsüz Türkiye süreci önemli bir aşamaya gelince birileri mesaj vermek istemişler. Bula bula yarı açık cezaevindeki yaşlı bir meczubu buluyorlar. Bu işlerde hep bir meczup bulunur. İfadesini öğrenince “Bu tam bir meczupmuş” dedim. Bu işin gazetecilik açısından da çıkarılacak dersleri var. Şahıs ifadesinde “Benim gözlerimi bağladılar. Beni bir yere götürdüler. Yılmaz Özdil, Emin Çölaşan ve Saygı Öztürk beni sorguladılar” demiş. Haber yaparken, yazı yazarken bu işleri iyi araştırmak gerekiyor. Ama bu iş bir meczuba havale edilemeyecek kadar önemli bir iş. Bu süreçlerde derin yapılar hep bu tür kullanışlı kişiler üzerinden mesajlarını verirler.”