Diyarbakır’da şiddet artıyor: Yük kadının omuzunda

Diyarbakır’da yoksulluk, işsizlik ve madde bağımlılığının derinleşmesiyle kadına yönelik şiddet artış gösterdi. Muhtar Çiçek Özen, “En ağır yük kadınların omuzunda” dedi.

MALABADİ HABER - TÜİK’in 2024 Türkiye Kadına Yönelik Şiddet Araştırması’na göre, Türkiye’de kadınların son 12 ayda maruz kaldığı şiddet türlerinde ilk sırayı yüzde 11,6 ile psikolojik şiddet aldı. Kadınların yüzde 3,7’si dijital şiddete, yüzde 3,2’si ekonomik şiddete, yüzde 3,1’i ısrarlı takibe, yüzde 2,6’sı fiziksel şiddete ve yüzde 0,9’u cinsel şiddete maruz kaldı. Psikolojik şiddeti dijital şiddet izlerken, üçüncü sırada ise ekonomik şiddet yer aldı. 407 bin 257 ihbar Ekonomik şiddet, okuyamayan kadınlarda yüzde 31,8 ile ilk sırada yer aldı. Yükseköğretim mezunları yüzde 8,9 ile son sırada kayıtlara geçti. Türkiye’de 8,9 milyon kadın tarafından indirilen KADES uygulaması üzerinden 2025’in ilk 10 ayında 407 bin 257 ihbar yapıldı. Bu ihbarların 259 bin 765’i “asıllı” olarak kayıtlara geçti. ‘Yoksul semtlerde görünür hale geldi’ Bu veriler, cezasızlık politikaları ve yoksulluğun derinleşmesi nedeniyle kadına yönelik şiddet vakalarının her geçen gün arttığını gözler önüne seriyor. Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı’nın verilerine göre, kentte 2024 yılında fiziksel şiddet yüzde 6,5, cinsel şiddet yüzde 10,4, ekonomik şiddet ise yüzde 7,6 oranında arttı. Yoksulluğun yoğun olduğu Bağlar ilçesi gibi dezavantajlı semtlerde şiddet vakaların daha görünür hâle geldi. ‘Bana başvuranların yüzde 90’ı kadınlar’ Amida Haber’e konuşan Bağlar ilçesi Şeyh Şamil Mahalle Muhtarı Çiçek Gözen, mahalledeki yoksulluk, şiddet ve madde bağımlılığının en büyük mağdurunun kadınlar olduğunu söyledi. Gözen, “Muhtar olalı 1,5 yıl oldu. 35 yıldır bu mahallede yaşıyorum ve birçok insanın yaşamına tanıklık ettim. Fakat muhtar olduktan sonra çok daha fazla insana dokunma fırsatım oldu. Maddi sıkıntı yaşayan, zor durumda olan çocuklara ve kadınlara elimden geldiğince ulaşmaya çalışıyorum. Bana başvuranların yüzde 90’ı kadınlar oluşturuyor. Her alanda olduğu gibi ekonomik alanda da en büyük mağduriyeti kadınlar yaşıyor.” ‘Bunlara tanık olmak insanı çok etkiliyor’ Gözen, kadınların artan ekonomik sıkıntılar nedeniyle en temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığını belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Bir yanda madde bağımlılığı, diğer yanda işsizlik ve geçim sıkıntısı kadınların yükünü arttırıyor. Market önünden geçerken çocuklarının istediği küçücük bir şeyi bile alamayan anneler görüyorum. Bunlara tanık olmak insanı çok etkiliyor. Zaman zaman o kadar çok yoruluyorum ki pes edecek noktaya geliyorum. Buradaki işler bittikten sonra evdeki mesai devam ediyor. Her iki tarafa da yetişmeye çalışmak zorluyor. Fakat yardımım dokunduğu insanlar aklıma gelince vazgeçiyorum.” ‘Boşanma davaları artıyor’ Kadınların kendisine daha rahat ulaşabildiğini söyleyen Gözen, mahalledeki şiddet sorunlarının boyutuna dikkat çekti. Gözen, “Kadın olmam sebebiyle buraya çok fazla kadın geliyor. Ev içi fiziksel ve psikolojik şiddet, ekonomik zorluklar, eş veya çocukların madde bağımlılığı… Bu sorunlar boşanma davalarını da artırıyor. Son dönemlerde ciddi boşanma davaları ile karşı karşıya kalıyoruz. Ne yazık ki ekonomik bağımsızlık olmadığı için birçok kadın tüm şiddet türlerine boyun eğmek zorunda kalıyor” diye konuştu. Destek alıyoruz Muhtarlığın imkanlarının sınırlı olduğunu vurgulayan Gözen, çevredeki kurumlar ve kişilerle iletişime geçerek yardım etmeye çalıştığını, “Bazen çok çaresiz kalıyorum. Ama yine de elimden geleni yapıyorum. Çevrem, meslektaşlarım ve kurumlarla iletişime geçip çözüm arıyoruz. Ufacık bile bir yardımımız olsa bizi bir nebze de olsa rahatlatıyor” sözleriyle anlattı. WhatsApp üzerinde iş imkanı! Mahallede işsizlik oranının yüksek olduğunu belirten Gözen, kendisine ulaşan iş ilanlarını doğruladıktan sonra WhatsApp üzerinden mahalle sakinleriyle paylaştığını söyleyerek, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “İşe ihtiyacı olanlar için kefil oluyorum. Bu sayede birçok kişinin iş bulmasına aracılık ettim. Küçük bir destek bile bazen bir ailenin hayatını değiştirebiliyor. Bu çalışmalarım devam edecek.”