Diyarbakır’da yerel ürünler, kadın eliyle kışa lezzet katıyor

Diyarbakır’da kadınların emeğiyle hayat bulan yerel ürünler, Key Ma Kadın Kooperatifi ile kışa hazırlanıyor.

FARQİN NEWS - Diyarbakır’da faaliyet gösteren Key Ma Kadın Kooperatifi, yaklaşan kış ayları için hazırlıklara başladı. Kooperatif, bölgeye özgü ürünleri işleyerek hem yerel üreticiyi destekliyor hem de kadın emeğini ön plana çıkarıyor. Gazetemiz Güneydoğu Ekspres'e konuşan Kooperatifin Genel Koordinatörü Meryem Özdemir Ok, özellikle Diyarbakır menşeli ürünlerle çalıştıklarını belirtti. "SÜRECE LİCE DOMATESİ VE ÇERMİK BİBERİNDEN BAŞLADIK" Güneydoğu Ekspres Gazetesinde yer alan habere göre, Bu süreçte ilk olarak Lice domatesiyle başladıklarını dile getiren Ok, "Her hafta Lice’ye giderek, köylerde anlaştığımız çiftçilerden domates temin ediyoruz. Lice domatesi salçalık değil, daha çok sofralık bir domates türü. Kurutmasını yapıyor, mezelerde kullanıyoruz. Ayrıca Çermik biberiyle birleştirerek özel konserveler ve turşular hazırlıyoruz. Çermik biberini de doğrudan Çermik’ten alıyoruz" dedi. SUMAK VE İNCİR DE YEREL ÜRETİCİDEN TEMMİN EDİLİYOR Eğil ve Dicle'den sumak ile incir temin ettiklerini dile getiren Ok, "İnciri ise Eğil’den temin ediyoruz. Bu çalışmaya yeni başladık. Oradaki üreticilerden düzenli olarak toplayıp getiriyoruz. İncir gibi meyve ürünlerinden genellikle pestil, reçel, meyve cipsi ve kurutmalık ürünler yapıyoruz. Sumağı ise hem Eğil hem de Dicle ilçelerinden alıyoruz. Reyhanı Hevsel’de üretim yapan üreticilerden alıyoruz. Özellikle kadın üreticilerden temin etmeye, ödemeleri doğrudan kadınlara yapmaya özen gösteriyoruz" şeklinde konuştu. "ÖZEL PEYNİRLER YAPIYORUZ" Peynir çeşitlerini de kendilerinin ürettiklerini vurgulayan Ok, "Bu dönemde bazı peynir çeşitlerini kendimiz üretmeye başladık, bazılarını ise köylerden temin ediyoruz. Örneğin, Dicle’den keçi peyniri, tereyağı ve bal alıyoruz. Bunun yanında kendi peynir denemelerimizi de sürdürüyoruz. Çörek otlu, kişnişli ve kekikli çeşitlerin yanı sıra, Lice domatesinin tozunu kullanarak geliştirdiğimiz özel bir peynir çeşidimiz de mevcut. Peynir üretimiyle ilgili farklı tarifler ve ürünler denemeye devam ediyoruz" diye kaydetti. 2 BİNE YAKIN KONSERVE HAZIRLADIK 2 bine yakın konserve hazırladıklarını da aktaran Ok, "Şu ana kadar yaklaşık 2 bine yakın konserve ürün hazırladık ve üretim sürecimiz hız kesmeden devam ediyor. Bu süreci sadece kendi mutfağımızla sınırlamıyoruz. Aynı zamanda kadın kooperatifleriyle iş birliği yaparak onlardan da ürün temin ediyoruz" diye belirtti.   BOĞAZKERE ÜZÜMÜ İLE İLGİLİ GÖRÜŞMELER VAR Çüngüş'te Boğazkere Üzümü ile ilgili görüşmeler gerçekleştirdiklerini de ifade eden Ok, şunları söyledi: "Kadın kooperatiflerinden satın alabileceğimiz yerel ve özgün ürünleri araştırıyor, birlikte üretim yapabileceğimiz alanlar yaratıyoruz. Örneğin, Çüngüş’te Boğazkere üzümüyle ilgili görüşmeler gerçekleştirdik. Kadın kooperatiflerinin bu üzümle hazırlayacağı ürünleri de merkezimize dahil etmeyi planlıyoruz Amacımız, özgün ürünlerle zenginleştirilmiş bir ürün yelpazesi oluşturmak. Hali hazırda sunduğumuz yemek hizmetlerinde bu ürünlerin çoğunu kendimiz kullanabiliyoruz. Bununla birlikte, bazı özel ürünlerimizi özellikle turşular ve kurutmalıklar ve inovatif lezzetleri satışa sunmak istiyoruz." EKİM AYINDA İKİ SATIŞ NOKTASI AÇILACAK Ekim ayında satış noktasını açacaklarını da dile getiren Ok, şunları kaydetti: "Gastro İnovasyon Merkezimizde, ürünlerimizin sergilenip satışa sunulacağı özel bir alan hazırlıyoruz. Ziyaretçilerimiz bu alanlarda ürünlerin tadımını yapabilecek, beğendikleri ürünleri satın alabilecekler. Böylece yerel üretimi desteklerken, bu lezzetleri daha geniş kitlelerle buluşturmayı hedefliyoruz. Satış alanımızın açılışını Ekim ayında gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Bu süreçte hem üreticilerle kurduğumuz bağları güçlendiriyor hem de özgün ve yenilikçi ürünlerle ziyaretçilerimizi buluşturmak için çalışıyoruz." YENİLİKÇİ YÖNTEMLERLE KIŞA HAZIRLIK Seçici ve yenilikçi yöntemlerle kışa hazırlandıklarını belirten Ok, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu yıl kış hazırlıklarımızı geleneksel yöntemlerin yanı sıra seçici ve yenilikçi bir yaklaşımla sürdürüyoruz. Sofralarımıza yalnızca lezzet değil, aynı zamanda hikâye taşıyan ürünler getirmek istiyoruz. Hazırlık sürecimizde önceliğimiz, kadın kooperatiflerinin emeğiyle ortaya çıkan, yerel ve mevsimsel ürünleri değerlendirmek. Bu dönemde mutfağımızda severek kullandığımız ürünleri, kadın üreticilerin hazırlayıp satışa sunduğu seçeneklerle bir araya getirerek kendi kapasitemize göre hem üreticiyi destekliyor hem de soframıza anlam katıyoruz. Salamura, konserve ve kurutmalık gibi farklı yöntemlerle birçok ürün hazırlıyoruz. Bu yöntemler arasında hijyen açısından en çok tercih ettiğimiz ise kurutma. Raf ömrünü uzatan ve doğal lezzeti koruyan bu yöntemle mutfağımıza mevsimin en iyi malzemelerini kazandırıyoruz.” "ODAK NOKTAMIZ COĞRAFİ İŞARETLİ ÜRÜNLER" “Odaklandığımız en önemli noktalardan biri ise coğrafi işaretli ürünler” diyen Ok “Çünkü bu ürünler sadece lezzet değil; bir bölgenin doğasını, kültürünü ve emeğini yansıtıyor. Her bir ürünün arkasında bir coğrafya, bir gelenek ve bir emek var. Biz de bu özgün tatları soframıza taşırken, o hikâyeleri de yaşatmak istiyoruz. Bu sezon sofralarımızda sadece lezzet değil, emeğin ve kültürün izleri de yer alacak. Her ürün, bir üreticinin emeğini; her tat, bir toprağın sesini taşıyacak” şeklinde konuştu. MARKET ZİNCİRLERİYLE GÖRÜŞÜLÜYOR Yerel pazar oluşturma konusunda da çalışmalar sürdürdüklerini ifade eden Ok, "Bu kapsamda, bazı ulusal market zincirleriyle ürünlerimizin raflara girişi konusunda görüşmelerimiz devam ediyor. Ancak iklim krizi ve karbon ayak izi gibi küresel ölçekte kritik öneme sahip meseleler var. Bu nedenle gıda ve inovasyon alanında çalışan bir merkez olarak daha çok yerel odaklı çalışmayı tercih ediyoruz. Bu nedenle bu yıl, üretimimizi ve ürün satışlarımızı ağırlıklı olarak yerel pazarlarda gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Yerel marketlerle görüşmeler yaparak, hem kendi ürünlerimiz hem de birlikte çalıştığımız kadın kooperatiflerinin ürünlerinin satışına yönelik reyon alanları oluşturma üzerine fikir alışverişinde bulunuyoruz. Bu çalışmamız devam ediyor. Amacımız, bu ürünleri doğrudan tüketiciyle buluşturabileceğimiz sürdürülebilir bir model geliştirmek" dedi.