Diyarbakır Surlarına ihanet: Kale bedenine pencere açtılar
Diyarbakır Surlarına ihanet: Kale bedenine pencere açtılar
Tarihi Diyarbakır Kalesi’ne çift kanatlı bir pencere açıldığı ortaya çıktı. Binlerce yıllık tarihi yapılan müdahale tepkilere neden oldu.
MALABADİ HABER - Diyarbakır Kalesinin Mardinkapı çıkışında Hz. Ömer (Şeddat) Cami’nin Hevsel’e bakan tarafındaki ve caminin bir odasının arka duvarı olan bedende çift kanatlı pencere açıldığını kamuoyuna duyuran Kuzey Yıldızı Vakfı üyesi ve Dicle Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Aziz Yağan, bunun “binlerce yıllık tarihe yapılmış ciddi bir müdahale” olduğunu söyledi.

‘Tarihe ve geleceğe karşı işlenmiş suçtur’
Amida Haberde yer alan habere açıklamalarda bulunan Yağan, “Kalenin var ediliş ve korunuş nedenlerine yabancı, meydan okuyan, trajikomik bu pencere kale bütünlüğüne zarar vermiştir. Bu, tarihe, emeğe ve geleceğe işlenmiş bir suçtur” dedi.

İnceleme ve soruşturma başlatılsın
Yağan, bu pencerenin hangi dönemde, kimler tarafından açıldığının acilen tespit edilmesi gerektiğini belirterek şu çağrıyı yaptı: “Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, Vakıflar Bölge Müdürlüğü ve yerel yönetimler derhal inceleme başlatmalı. Eğer halen yaşıyorlarsa pencereyi açanlar hakkında, resmi izinle açıldıysa izni verenler hakkında da soruşturma açılmalıdır.”
Yağan, ayrıca bu müdahalenin tarihi süreçte kayda geçirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Eğer çok eski bir müdahale bile olsa dönemi belirlenmeli, pencereyi açanlar kale tarihine not edilmelidir. Hatta Mardinkapı dışına, kaleyi yapanlardan özür plaketi yerleştirilebilir.”

Pencere bazalt taşlarıyla kapatılsın
Tahribatın giderilmesi gerektiğini belirten Prof. Yağan, çözümün açık olduğunu, “Bu tahribatı gidermek için pencere bazalt taşlarıyla kapatılmalıdır. Diyarbakır Kalesi’nde ya da kale içindeki tescilli yapılarda yapılan her değişiklik suçtur. Kamuoyuna bunun açıkça anlatılması gerekir.” dedi.

‘Seyir toplumu olmaktan çıkmalıyız’
Yağan, bu tür müdahalelerin yalnızca uzmanların değil, kent halkının da duyarlılığıyla engellenebileceğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Diyarbakır halkı, tur rehberleri ve ziyaretçiler kalemiz konusunda geri durmamalı. Benzer tahribatları fark eden herkes harekete geçmeli.”
Prof. Dr. Yağan, kentin “ciddi ve çağdaş bir tarihi eser politikasına” ihtiyacı olduğuna dikkat çekerek, “Diyarbakır’da karar vericiler etkisizleştirilmiş durumda. Biz de dahil milyonlarca birey sadece seyrediyoruz. Seyir toplumu olmak yerine ‘kent hakkı’ uyarınca ihmallere ve sömürüye karşı direnen, itiraz eden bir toplum olmalıyız” sözlerini kullandı.
Diyarbakır HABERİ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.
