Faciaya davetiye çıkaran, insanları endişe ve korkuya iten bu hadiseye, maalesef şehirde hiçbir yetkili tarafından müdahale edilmiyor. Hakikaten ‘skandal’ bir durum.  Peki apaçık ortadaki bu tehlike ne? Hemen anlatayım; Geçtiğimiz hafta sıcaklık rekorlarının kırıldığı kentlerden kadim şehir, Diyarbakır’daydık. 45 dereceyi geçen sıcaklıkta şehir turu yaptık. Gezmeye, görmeye doyamadığımız tarihi mekanları tekrar tekrar gezip, sıcak kanlı insanlarıyla hasbihal ettik. Şehrin gündemi ekonomi, işsizlik ve Kahramanmaraş merkezli depremde hasar gören, boşaltılmış yüzlerce binanın öylece kaderine terk edilmesi. Şehirde gezerken, özellikle Bağlar ilçesindeki işlek caddelerde bir şey dikkatimi çekiyor. Açık söylemek gerekirse, skandal görüntüler gördüm. Kilometrelerce uzunluğundaki caddede sağlı ve solu yüzlerce boşaltılmış bina gördüm. Hasarlı binaların yer aldığı yerler kentin en işlek bölgesi. Önünden, arkasından, sağından ve solundan sürekli araç ve insan trafiğinin oldukça yüksek olduğu yerler. Yahu bu tehlikenin kimse farkında değil mi? Allah rızası için. Aylardır bu vahim tablo neden görünmez, neden bu tehlike arz eden hasarlı binalar yıkılmaz. Hakikaten anlaşılır gibi değil. Kentin en işlek bölgesindeki, hasarlı binaların tamamı boş, ama hemen altında bulunan işyerleri faaliyette. Bitişiğindeki binalarda onlarca insan yaşıyor. İnanamadım. Oldukça ürkütücü bu tabloyu sadece bir ben görmüş olamam herhalde. Yahu bu caddeden hiç mi bir yetkili geçmiyor. Hiç mi bu hasarlı oldukları gerekçesiyle boşaltılan ancak üzerinden aylar geçmesine rağmen yıkılmayan hasarlı binaların altında işyerlerinin faaliyet göstermesinin sebebiyet verdiği, tehlike ve tedirginlik görünmüyor. Ne zaman görünecek? Çok merak ediyorum. İlla birilerinin ölmesi mi gerekiyor? Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, ihalelerle ilgileneceğine, asli görevine dönse, tehlike arz eden şu hasarlı binaların yıkımını biran önce gerçekleştirse, şehir rahat bir nefes alacak. O bölgeden geçen insanların korku, endişesi son bulacak. Diyarbakır'da, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekiplerinin yürüttüğü hasar tespit raporuna göre, kent merkezinde 159 bin 832 bina incelendi. Yapılan incelemelerde 22 binanın yıkıldığı, 66 binanın acil yıkılması gerektiği, 3 bin 252 binanın ağır hasarlı, 2 bin 828’nin orta hasarlı, 32 bin 652 binanın ise az hasarlı olduğu iddia edildi. Ağır hasarlı ve acilen yıkılması gereken birçok bina tahliye edildikten sonra, hiçbir önlem alınmadan kaderine terk edildi. Yıkım kararı verilen apartmanın bitişiğindeki binalarda onlarca insan yaşıyor. Yan binadaki insanlar, sürekli hasarlı binanın tehlikesini ilgili birimlere bildiriyor. İddialara göre, ihbara gelen kolluk kuvvetleri dahi hasarlı binanın yakına yaklaşmıyor. Onların güvenip giremediği sokakta, yüzlerce insan yaşıyor. Bunlarınki can değil mi?  O insanlara, çocuklarına bu korkuyu yaşatmaya ne hakkınız var. Ağır hasarlı binaların hemen dibinde otobüs durakları var. Ve bu duraklar çok işlek. Yüzlerce insan bu durakta sürekli otobüs bekliyor. Kaç kişinin hayatı tehlikede düşüne biliyor musunuz? Allah muhafaza bir yıkımda bu insanlara bir şey olursa bunun vebalini kim ödeyecek? Ağır hasarlı binaların bulunduğu sokak ve caddeler çok işlek bölgeler. Sürekli insan akışının olduğu yerler. Ve bu bölgelerde ikamet eden insanlar, çok tedirgin.